Niğde’de Çevre Felaketi: “Unutun Bizi 10 Yıl Sonra Öleceğiz. Çocuklarımız İçin Balık, Ördek, Geri Dönmek İstiyoruz.”
ENES CAN ÖZMEN
Niğde merkeze bağlı Aktaş beldesinden geçen Özü Çayı’nın, çevresindeki meyve suyu fabrikalarının atıklarıyla atık çamura dönüştüğü iddia edildi. Köy sakini, “Buradan arkadaşlar komşudan geliyor, bırakın yemek yemeyi, ailesini getirmekten söz bile edemiyorlar, kokuyu görenler kaçıyor. O yüzden bize yardım etmenizi istiyoruz. Kendimizi geçtik.” Bu sudan canlı, balıklar vardı, ördekler vardı, onları geri istiyoruz. Boşverin 10 yıl sonra öleceğiz. Çocuklarımız için balık istiyoruz, ördek istiyoruz burada” dedi.
Niğde merkeze bağlı Aktaş beldesinde bulunan Özü Çayı’nın, çevresindeki meyve suyu fabrikalarının atıkları nedeniyle atık çamuruna dönüştüğü iddia edildi. Niğde Çevre Eğitim ve Kültür Derneği Başkanı Abidin Özkaymak, Saadet Partisi Niğde İl Başkanı Nihat Altıparmak, köylülerle birlikte dün yaptığı basın açıklamasında, Aktaş Özü Deresi’ne akan kimyasal atıkların çevre felaketi oluşturduğuna dikkat çekti.
Niğde Mahalle Eğitim ve Kültür Derneği Başkanı Abidin Özkaymak, şunları söyledi:
“Bir zamanlar güneşin pırıltılarıyla huzur ve sakinlik içinde akan bu dere, canlı yaşamın yuvasıydı. Yemyeşil çayırda hayvanlar özgürce otladı, kuşlar akan sudan kana kana içti. dereler bölgede değerli bir besin kaynağıydı.Bahçe kenarlarında 5 metre arayla dizilen ağaçların kuruduğunu incelememizde gözlemledik.Ayrıca bu bölge sakinleri bahçedeki ağaçların kuruduğunu söylediler.
Kimyasal içerikli atık çamurlar nedeniyle ilimiz ve tarım alanlarımız önemli bir ekolojik felaketle karşı karşıyadır. Tesislerin atıkları nedeniyle bitki ve hayvan popülasyonları yok olma eşiğine gelmiştir. Kendini bu şehre, bu topraklara ait sanan herkesi bu kirliliğe karşı durmaya davet ediyoruz. Bu aksiliklerin yaşanmaması için firmaların arıtma tesisi kurması ve tam kapasite ile çalıştırması gerekiyor. Bütün bunlar yaşayan hayata karşı bir cinayettir. Hiçbir maddi varlık, istihdam, yatırım ve sermaye yaşanmaya değmez.”
“BUNU GÖRDÜKTEN SONRA UYKUYU KAÇIRDIM”
Saadet Partisi Niğde İl Başkanı Nihat Altıparmak, yerel yönetimlerin çevre felaketini durdurmaktan kaçınması karşısında konuyu ilgili bakanlıklara taşıyacaklarını belirtti. Adem’den günümüze kadar bu tabiatı kullandık. Bu doğayı gelecek nesillere temiz bir şekilde teslim etmek zorundayız. Çevre gününe kadar götüreceğiz ve bu işin peşini bırakmayacağız” dedi.
“BUNUN ETİNİ YİYORUZ SATIYORUZ. BU BİR İNSANLIK CİNAYATIDIR”
Aktaş köyünde oturan Hasan Ali Davarcı, şunları söyledi:
“Biz burada büyüdük. Burası yemyeşil bir cennet gibiydi ama 1997’de bu fabrika kurulduktan sonra tabii ki kimsenin fabrika kurup iş yapmasına karşı değiliz ama burada gerçekten mücadele ediyoruz. Neden biliyor musunuz? ?Biz o kokunun içinde yaşıyoruz.Hepiniz görüyorsunuz.Amlımın tabanından geçiyor.Benim hayvanlarım kaldıkları yerden zar zor su içiyorlar.Çocuklarımız giriyor içine.Ördeklerimiz yüzüyor,biz onun etini yiyoruz ve biz de bu kokunun içinde yaşıyoruz. Sat Bu bir insanlık cinayetidir Her yıl seçimlerden seçilen bütün liderlerimiz ‘Cennet bahçesi yapacağız’ diyorlar bize veriyorlar ama seçimden sonra buraya kimse sahip çıkmıyor. 5 kuruş para kazanmaya çalışıyoruz ama bir yandan ineklerimizden bir iki tanesi ölünce bütün emeklerimiz boşa gidiyor.Arkadaşınızın bahçesine delik açtık oraya boru attık pompa taktık ,bu su çıktı kuyuyu kapattık,şu anda kapalı burada piknik yapsın gel burada yatsın yatıyoruz pikniğimizi yapıyoruz nic, biz ekmeğimizi kokuda yiyoruz ama gel bize sor.”
“BU SUDAN CANLI YAŞANDIK, KENDİMİZİ GEÇTİK, BALIK VARDI, ÖRDEK VARDI, GERİ İSTİYORUZ”
Aktaş köyünde yaşayan başka bir vatandaş ise şunları söyledi:
“Vatandaşlar olarak bu sudan çok rahatsızız. Bu çiftlikte benim için hayvan yok. Hayvanlarıma bu sudan içiyorum ve sağlıkları bozulduğu için baktım dayanamadım sattım” benim hayvanlarım git bak içerde canlı hayvan hayvan bul ne istersen yaparım bu kanayan yaramız buna çare bulmamız lazım burda arkadaşlar komşular geliyor konuşamıyorlar bile Bırakın yemek yemeyi, ailelerini getirme konusunda.Kokuyu gören kaçıyor.O yüzden bize yardımcı olmanızı istiyoruz.Biz bu sudan canlı çıktık, orda balık vardı, Ördekler vardı, istiyoruz. Bırakın bizi, 10 yıl sonra öleceğiz. Biz çocuklarımız için balık istiyoruz, ördek istiyoruz burada.”
